top of page

Ah biz duygusallar...

Yazarın fotoğrafı: Peri KülahçıPeri Külahçı

Duygusal bir varlıksan bu yazıyı okurken kendinden çok şey bulman mümkün:) Eğer duygusal olmayan bir varlıksan da çevrendeki duygusalları anlamana yardımcı olabilir.


NOT: Buradaki "DUYGUSAL" 'dan kastım "duygusal otoriteler yani solar pleksus otoriteli varlıklar... Dünyanın yaklaşık yarısı duygusal varlık yani duygular merkezi tanımlı ve tanımlı olduğunda otomatik olarak duygusal otoriteli bir varlık oluyor. Otorite ise bizim karar merkezdir. Yani yaşamda ilerlerken kararlarımızı nasıl aldığımızdır. Duygusal varlıklar tutkuları ile, duyguları ile yaşarlar ve bunları bastırmadan içinde kalarak yaşamdaki kararlarını alırlar. Bunun içinde zamana ihtiyaçları vardır, hız onlara göre değildir. Çünkü duygular stabil değildir ve hem yüksekken hem de düşükken karar verilmesi sonucunda kendileri için doğru şeyi seçmemiş olurlar. Ama tabii ki neysek tersine doğru çekildiğimiz için duygusal varlıklar kendileri ile dengelenene kadar oldukça sabırsız varlıklardırda:)


Yazmaya başlamadan önce herkese şunu söylemek istiyorum;

DUYGULAR KÖTÜ DEĞİLDİR.


Şimdi silin bu duygular kötüdür düşüncenizi ve öyle devam edin okumaya ♡⸜(˃ ᵕ ˂ )⸝ .

Bize bu saçmalık öğretildiği için bastırmaya çalışıp, sürekli duygusal patlamalar yaşayan manyaklara döndük. İyi ve kötü diye bir şeyin olmadığını artık görelim ve bu etiketleme çılgınlığından kurtulalım.


Bu konuda anlaştıysak şimdi devam edebiliriz... Hadi bakalım;



Hepsi bizde var, eksik yok fazlası var merak etmeyin.


Bu yazıda DUYGUSAL(solar pleksus) OTORİTELİ olan kişiler için kendi deneyimlerimin süzgeçinden geçirdiğim bir takım bilgiler paylaşıyor olacağım yani kitap bilgisi olmayacak, onun için ne yapıyorduk? Kitap alıyorduk:) ve okuyorduk... Eğer otoritenizin ne olduğunu bilmiyorsanız buraya tıklayarak grafiğinizi nasıl alacağınızı ve nerede neyin yazdığını okuyabilir ve sonra bu yazıya dönebilirsiniz.


Ben duygusal bir varlığım bu sebeple artık tarafımı belli ederek yazmaya devam ediciğim:)


Duyguların içerisinde hem düşük olanlar, hem yüksek olanlar var ve bizler "kolay"a bayılan insanlar olarak hep yüksekte olanı isterken düşük olana "kaka bu" deyip hemen kurtulmak istiyoruz ama siyah olmadan beyaz olmaz değil mi? Karanlık olmadan aydınlık olmaz değil mi? Her duyguyu deneyimlemek için buradayız, kaçmak için değil, durup onlarla birlikte dalgalanmak için burdayız ve bu bir süreçtir. Anlık bir şey değildir.

Gel gitleri deneyimlemek için bizim bir süreye ihityacımız vardır.

Şimdi bu süreyi vermediğimizde daima GERGİNİZDİR.

GERGİNLİK... Duygusallar ne demek istediğimi çok iyi anladınız değil mi:) Sürekli omzunuzda, sırtınızda, boynunuzda ya da kollarınızda bu gerginliği hissediyorsunuz değil mi? Ya da hızlı cevap bekleyen ya da hızlı başlatılması gereken şeylerde içiniz daralıyor değil mi? Zorlanıyorsunuz sanki kapesitenizin %100'ü orada değilmiş gibi hissediyorsunuz değil mi?


Neden?

ÇÜNKÜ SIRF SENİ YADIRGAMASINLAR DİYE, SIR FIRSAT KAÇICAK SANIYORSUN DİYE ACELE ETMEYE ÇALIŞIYORSUN!

Ya gerip desinler... Cins bu desinler, Çok yavaş desinler, Gıcık desinler ya da daha bir çok saçma sapan etiketi üzerine fırlatsınlar sana ne ki?

Onlar dedi diye öyle mi oluyorsun?

EVET ÖYLEYİM HEEE.. de geç işte:))

Bu kadar ciddiye aldığında kendi potansiyelini GERÇEKTEN KULLANAMIYORSUN!

Ve bunu KULLANMAK İÇİN GELDİN!

Bu sebeple yeterince mutlu değil gibi hissediyorsun ya da huzurlu...



Emin ol kendine bedeninin ihtiyacı olan kadar zamanı verdiğinde;


1-Senin için doğru olan şey seni BEKLİYOR oluyor...

2-Senin için olan yolda yürüyor oluyorsun ve bunu bedenen ve ruhen çok keskin bir şekilde hissediyor oluyorsun...

3-Hastalıklarından arınmaya başlıyorsun, çünkü beden seni yola döndürmek için, eve döndürmek için uğraşmayı bırakıyor, sen kendi kendine evin yolunu tutmuş oluyorsun...

4-Duygusal patlamaların olmamaya başlıyor...

5-Gerginliğin ufak bir süreç olduğunu ve senin için kötü değil aksine bedensel bir süreç göstergesi olduğunu çözmeye başlıyorsun...

6- Çok daha huzurlu / başarılı / tatmin yaşamaya başlıyorsun

7- Aşırı etkileyici duygusal enerjin ile senin için doğru olan kitleleri etkilemeye başlıyorsun...

8- Duygusal motor gücün ile oldukça tutkulu deneyimler yaşıyorsun...

...


Ve daha niceleri:)



Buraya küçük bir not eklemek istiyorum çünkü bu hep karşılaştığım bir soru;

"Peri benim grafiğimde duygular merkezi tanımsız ama hem ben hem çevrem benim çok duygusal olduğumu söylüyor... Burada bir sorun mu var?"

YOK.

Bir sorun tabii ki yok:)

Bu konuya duygusal olmayan varlıkları anlatırken daha derin gireceğim ama onu yazana kadar soru işaretlerini az da olsa gidermek istedim...

Şimdi TANIMSIZ olan merkezlerimiz OKUL'dur.. Yani öğrenmeye geldiğimiz, esnemeye geldiğimiz yerlerdir... Öğrenmek için ne yaparız?

Alır o öğrenmek istediğimizi önümüze koyar inceleriz.

Bu tanımsız merkezlerimizde tam olarak bunu yapıyor, Solar Pleksus merkezi için bu; DUYGULAR HAKKINDA ÖĞRENMEK oluyor... Duygular hakkında öğrenmek için de duyguları önüne alıyor (yani bedene alıyor) ve inceliyor, incelerken de büyütüyor ki iyice görebilsin.

Burada önemli olan o DUYGULARI kendinin sanmamak!

ÖDÜNÇ aldığını daima hatırlamak, ve sadece incelemek...

Bunu yaptığında dışarıdan AŞIRI DUYGUSAL gözükmezler...

Bunu yapmadıklarında ise duygusal varlıklardan DAHA DUYGUSAL tepkiler verirler ve bu onların öz davranışları değildir:)



Duygusal Dalgalanma...



Duygular stabil değildir, bir çizgide dümdüz ilerleyemez, nedensel değil hisseldirler, açıklanamaz...

Ve dalgalıdırlar:)

Yani bir iner bir çıkar...

Dalgalı bir denize girdin, direnirsen, dalga ile boğuşursan ne olur?

Evet boğulursun...

Ama kendini dalgalara teslim edersen?

Evet dalgalar seni üzerinde taşır... Onlarla hareket edersin...

E daha ne diyim... Harika bir metafor kullandım bence artık algılamış olmalısın😂😂😂


Hadi bir de karar sürecindeki dalgalanmayı harika bir metafor ile anlatayım...


Diyelimki bu duygusal varlık bir jeneratör, yani yaşamda ilerleme stratejisi CEVAP VERMEK!

Yani ona sorular geliyor ve o da EVET / HAYIR cevapları vererek yaşamda ilerliyor.

AMA BU DUYGUSAL BİR JENERATÖR OLSUN...Yani ben :)))


Soru geliyor...

Soru bedende bir duygu dalgalanması yaratıyor...

İlk EVET yükseliyor, bu harika, kesin yapmalıyım! diyor bu varlık...

----heh işte bu aşamada cevap verirse sıçtı 😂... anında bir pişmanlık yaşayıp, jeneratör enerjisini tüketip bir de hüsran yaşayacak....----

Ama beklerse...

İkinci gelen dalga HAYIR olcak... hop tutku düştü... yerin dibinde, berbat bir fikir gibi geliyor şu anda artık...

----DUR! burdada cevap verme şu anda da acaip diplerdesin 😂😂----

Bekleeee...diii....

hmmmm biraz daha git geller yaşadı(diyelim 24 saat bekledi... ki en az 3 gün öneririm büyük kararlarda) VE artık daha stabil hissediyor %80 bir netlik geldi cevabına...

Şimdi cevabı verebilir, artık o onun için doğru cevap, bunu da artık gerginlik hissetmediğinde anlar duygusal varlıklar...

Hiçbir zaman %100 net olamaz duygusallar, her an bırakadabilir ve bu önemli değildir... ama %80 gibi bir netlik ile ilerlediğinde oldukça tatmin olacağı şeyleri yaparken bulur kendini.


Sen bir su birikintisisin.

Sana sorulan soru bir taş.

Hop taşı birikintiye attık...

NOLDU?

Dalgalandı...

O dalgalanma bittiğinde cevabını net bir şekilde göreceksin sevgili duygusal jeneratör.


Projektör içinde benzerdir, DAVET geldiğinde hemen değil bekleyerek cevap verdiğinde tükenmeden, acısız bir şekilde rehberliklerini sunabilirler.


Manifestörler için iste başlatacakları şeyi başlatmadan biraz bekleyip, fikrin içinde olgunlaşmasına izin vermek o sırada da bu yapacağı şeyden etkilenecek kişilere bu konu hakkında bilgi vermek onları dirençlerden uzak tutacak ve huzurlu bir şekilde yapacaklarını yapacaklardır:)



Şimdilik bu kadar yazacaklarım, Bu konuya yükseldiğimde yeni deneyimsel yazılar paylaşırım💎💎


Şimdi "DALGALANDIM DA DURULDUM" şarkısını dinleyebilirsiniz, yazı boyunca kafamda çaldı🤣🤣





147 görüntüleme0 yorum

İlgili Yazılar

Hepsini Gör

Ayıp OLMAZ!

Comments


  • Gri Pinterest Simge
  • Instagram
  • LinkedIn
bottom of page